Gençlik bir ‘Baş’ka
ANKARA (İGFA) – Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş gençliğin içinde bulunduğu durum üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Sosyal medya hesabından, “İşin kötüsü bir nesli kaybettik, daha kötüsü yeni nesli de kaybediyoruz” notuyla paylaşım yapan Baş, “Bundan 20-30 sene önce babalar çocuklarına güzel bir gelecek kurmak için çabalar, babalar çocuklarının geleceğini kurtarırdı. Şu anda çocuklar babalarını bu kötü şartlardan kurtarmak için hayatlarını heba ediyor. Çalışıyorlar ki babama ben son zamanlarında güzel bir hayat yaşatayım diye” dedi.
Gençlerin baskı altında ve mutsuz olduğunu ifade eden Hüseyin Baş, “Gençler çareyi yurt dışında veya başkaca şeylerde arıyor. Bak, bu nesil bildiğin sürgüne uğramış bir nesil, topraklarından sürülüyor. Gidecekler yerde bir hayat kuracaklar ve onların doğan çocukları Türkçe bilmeyecek, Türkçe şarkı dinleyemeyecek, Türkiye’deki güzel yerleri gezmeyecek, haberi bile olmayacak belki” ifadelerini kullandı.
Kısa yoldan para kazanma düşüncesinin bugün artık herkese hakim olduğunu belirten BTP lideri şunları söyledi; “Orta okul çocuğu kripto para piyasasıyla ilgileniyor. Bizde şöyle bir durum yok; Ben çalışırım, üretirim, iş kurarım, emek ortaya koyarım. Böyle bir şey yok, kısa yoldan zengin olmamız lazım! Niye kısa yoldan? Hani emek ver, çalış, uğraş! Çünkü çalışarak, emek vererek bir şey elde edebileceğine katiyen inanmıyor. Bir de ağabeyine bakıyor, babasına bakıyor, amcasına bakıyor, dedesine bakıyor, “Ya, yıllardır çalıştın da ne oldu ki…” diyor. Çünkü sen bir şey sahibi olamayınca o da hiçbir sahibi olamayacağına inanıyor.”
“Bu gence sen hiçbir istikrarı anlatamazsın. O genç zaten içinde müthiş bir patlama, müthiş bir isyan yaşıyor” diyen Hüseyin Baş, “O yüzden o gencin değişemeyeceği iktidar yok. Sen bu gençliğin elinden her şeyi alıyorsun ve bütün bu yanlışları düzeltebilecek bir nesli heba ediyorsun. Doğuyor borçlu, yaşıyor borçlu, ölüyor borçlu. Böyle bir duruma bunları hapsediyorsun ve sonra bu çocuklar mecburen başka yerlere gitmek zorunda kalıyor veya hayata küsmek zorunda kalıyor. Anti depresan kullanımı yüzde bine yakın artmış. Keyfiyetten kullanmıyorlar bunu, psikoloji bozuluyor. Bu ülkede psikoloji bozuluyor çünkü hayal kuramıyorsun, çünkü nefes almıyorsun genç bunu buram buram yaşıyor, kılcal damarına kadar yaşıyor. Bir nesli kaybettik, ezile büzüle yaşadı bir yaşa geldi. Şimdi yeni bir nesli kaybedeceğiz en büyük problem bu” dedi.